
Carmie Henley, her zamanki gibi güne başlar. Fakat bu doğum günü diğerlerinden farklıdır. On üç yaşına giren Carmie, garip bir güçle uyanır. Bu güç, Carmie’nin hayatını sonsuza dek değiştirecek bir sırrın habercisidir.
Kendisini Blended çizgi romanındaki Vamplingler gibi hisseden Carmie, en yakın arkadaşı Kev’e durumu açar. Kev, Carmie’nin şaşkınlığını ve korkusunu paylaşır. Birlikte, Carmie’nin yarı insan yarı vampir olduğunu keşfederler. Bu keşif, Carmie’nin evlatlık olmasının da sebebini açıklar.
Kökenlerini ve kimliğini araştırmak için Carmie, zorlu bir maceraya atılır. Bu arayış onu sadece geçmişiyle değil, ergenliğin getirdiği kafa karışıklığıyla, okul müzikaliyle ve peşindeki gizemli tehlikelerle de yüzleştirir.
Carmie, kendi kimliğinin ne kadar eşsiz olduğunu keşfederken, görünür olmak ve saklanmak arasındaki ince çizgiyi de anlamak zorunda kalır. Carmie ve Kev, Carmie’nin vampir kimliğini ve yeteneklerini öğrenirken, Carmie’nin normal bir hayat yaşamaya çalışması da zor bir mücadeleye dönüşür.
Carmie, vampirliğinin getirdiği güçlerle ve risklerle başa çıkmayı öğrenirken, kendi özgünlüğünün değerini de kavramaya başlar. Bu süreçte Carmie, cesaretini ve gücünü keşfederek, kim olduğunun ve neyi temsil ettiğinin farkına varır.